Mezartaşı yazısı üzerine bir yazı yazmayı tasarlarken posta kutumda bunu buldum.
İnsanların giderken bile söyleyecek bir şeylerinin olması ilginç geliyor bana. Ki, benim de var.
Yazının başlığı... Dünyayı tanımaya başladıktan sonra hiç kurtulamadığım bir duygu bu. Az çok herkes de vardır belki. Bilemiyorum. Ama insan bir yaştan sonra alışır, öğrenir, şaşırmaz, küçümser, güler geçer bazı şeylere... Ben de öyle olmuyor. Hala şaşırıyorum ve çok önemliymiş gibi sinirleniyorum. Herşeye. Amaaan bu da böyle bir şey işte, deyip geçemiyorum hiç bir haltı. Didişiyorum. Çoğunlukla kendimle... Ve bu yazının başlığındaki laf, hergün hatırlatıyor kendini . Bir arkadaşım da talip oldu aynı yazıya... Tamam al ama, telif hakkı benim... Sen sonuna 2 ekle dedim. Şu an, hiç bir boka akıl erdiremeden gidecek iki kişi var bu dünyada...
Kimin umurundaysa... Olsun, ben söylemiş olayım yine de!
Siz ne diyeceksiniz giderken?
Benim en sevdiklerimden biri Gurdijef'in söylediği :
Hepinizi bokun içinde bırakıp gidiyorum! :)
Bana da ölürken bile insanlara mesaj verme isteği ilginç geliyor.Mezar taşı yerine başımda bir badem veya erik ağacı yükselmesini tercih ederdim (o da yakılma şansım olmadığı için)
YanıtlaSil