11 Haziran 2015 Perşembe

Craftsy'nin gizli yeri :))

Tabii ki gizli değildi MDF ürünlerinin satıldığı dükkan, ama benim haberim yoktu yirmi adım ötedeki yerden... İstanbul'daki atölyeyi özlemle anıyordum ki, Craftsy'den boya alırken, bir müşteri sordu, ben de peşine takıldım... aman  aman! koskoca bir yer... raflar dolusu mdf ürünler... 



İşte o gün görür görmez aşık olduğum yumurta tutucu :) 
Haşlanmış yumurtaları bununla sofraya getirdiğinizi düşünsenize... 



rengarenk olmasını istedim. sabah kahvaltısı neşeli olmalı ki,gün de güzel geçsin. 


ayakların hepsi ayrı renk 



Eksik olmasın deniz de malzeme taşıyor bana... 
Bu tahta altındaki eskitme boyasıyla geldi... 



bu tahtanın alt boyası benden... 
Arkadaşım Püren balık istiyordu... 
Nazan'ın Tunustan getirdiği armağanını çok sevmiştim...
küçük bir örneğini uyguladım... 
minik çivi bulamadığım için yapıştırdım... Malzeme Efes Birası :))

Yaşasın geri dönüşüm!

5 Haziran 2015 Cuma

eski bir dostla buluşup kahve içmek gibi...

Onca zamandır boş durmadım tabii... ama... 
İnsan ne zaman bloga yaşanan kötü olayları girse, sanki o anı donduruyor. 
Hayatın içinde onları atlatsan bile kayıtları gördüğünde...
Onun için lafı keseyim de basma serisi dediğim taşlarıma bakın daha iyi. 
taş cennetinde yaşarsan, kaçınılmaz olarak  bulaşıyorsun... 











 ahşaplarımı da ihmal etmedim tabii... Mavi olan kardeşimin işyerine gitti... kartvizitler için...
Sarı olan banyoya... kulak çubukları için...


Balkonumdaki anneyi kısırlaştırdık... Hava soğuktu, içerde dursun biraz dedim... 
İçersi güzelmiş, ben çıkmam dedi :)




O artık ailenin bir üyesi. Adı Mişka... Bıyıklı, keçi sakallı bir hatun. 
Çok akıllı, oyuncu ve sıcakkanlı... 
Panço araları biraz limoni ama, çok zarar vermediler henüz birbirlerine...
Panço'nun burnunun üstünde arada sırada beliren kan damlasının dışında... 


Şiddetli kıştan sonra donan çiçeklerimin yerine yeni güzellikler geldi... Bu siyah petunya da onlardan biri... Görür görmez aşık oldum. 


Olunmaz mı?



Yarın devam edeceğim... :)

31 Aralık 2014 Çarşamba

26.02.1996 - 28.12. 2014

Pumakılıklım...
kızım, bir tanem... 
on sekiz yıllık yoldaşım...















                                                     Arkanda bıraktığın boşluk öyle büyük ki...
                                                 Hayatıma devam ediyormuşum "gibi" yapıyorum,
                                                                 Bir gün belki ikna olurum...
                                                                 O gün seni anlatacağım...
                                                         

2 Aralık 2014 Salı

küsmek böyle bir şey...

ne kadar uzun zamandır bloguma küsmüşüm ben... 
Sadece kendiminkine değil, bütün bloglara...
hemen kendime gelmem lazım... 


köpeklerle akşamüstü yürüyüşünde yine iki kalp buldum...
özür bağlamında...

Bu geçen sürede neler oldu?


sürmeli gözlü kızım Bennu  1Kasım'da kucağımda öldü. 


                                                                               Ateş Kaptan'nın oğulları oldu... anneleri bana taşıdı.



oğullar bildiğiniz gibi... mavi galetasını eliyle tutarak yemeyi seviyor... tadını çıkartarak...
Panço kendininkini yalayıp yutup onun elindekini alıyor.


üçü herif güneşlenirken
 

torunlardan önce doğanlar.
onlar da benim balkonda.


bunun derdi içeri girmek.
Ben de çok isterdim ama...


buluntu bir tahta parçası...boyandı..


üzerine İrlanda duası asıldı...


Eletrik panosu kamufle edildi. 




aynı babası! 



ha,bir de yeni kitabım çıktı. Peri Efsa
on yıl aradan sonra geçtiğimiz yaz bitiverdi. 
peçeteli taşları da yaptım...
daha çok şey var da...
bu girizgah olsun.